12 Ağustos 2012 Pazar

Savaş Çıktı, Suçlu Çakır!

Yine dağ fare doğurdu diyebiliriz. Mutlaka sezon başı, henüz erken gibi mazaretler de bulunabiliriz ancak ilk 25 dakika hariç sahada futbol yoktu. Bizim ligin Real Madrid ve Barcelona'sı denen iki takım "kör dövüşü" gibi bir maç oynadı. Maçta 5 gol oldu hiçbiri bu seviyenin golleri değil. Ya duran top ya kaleci hatası yada defans hatası.
Maçin ilk 25 dakikasında daha hazır durumda görünen Galatasaray önde pres yaparak etkili oldu. İyi yaptıkları ise kazandıkları topları hep boş alanlara taşıyıp pozisyon üretmeleri idi. Modern futbolun gereklerini yapmaya çalıştılar. Galatasaray bu dönemde 4-5 net pozisyon bulup bu pozisyonları gole çeviremezken tamamen kaleci hatasından öne geçti. Fenerbahçe ilk 30 dakikada kaleyi sadece Mehmet Topal ile denedi o şutu da savunmadan döndü. Fenerbahçe'nin golü bulması Kuyt'un topu alıp yüzünü kaleye dönmesi ile ortaya çıkan akınlar, Alex'in bireysel çabası ve duran toplara kalmıştı. Derken uzatmalarda Fenerbahçe bir duran top golü buldu. Alex'in orta şut karşımı vuruşu barajdan sekip kaleye düştü. Bu golden önce Cüneyt Çakır maçın kaderini değiştirdi. Serbest atışı tekrar ettirdiği anda içimden "bu top gol olursa ortalık karışır savaş çıkar" dedim. Dememe kalmadı gol oldu. Bu pozisyon maç boyunca Çakır'ın kafasında kaldı. Maçın 2.yarısında Fenerbahçe Kuyt ile etkili bir atak gerçekleştirecek iken savuma oyuncuları tarafından faulle (bence faul) durduruldu. İşte Çakır burda yine ilk yarıda gol olan pozisyonu hatırladı ve devam dedi. O top döndü Selçuk-Umut ikilisi ile güzel bir gol oldu. Etti size 2. Ardından Fenerbahçe'nin beraberlik golü geldi. Duran toptan oluşan pozisyonda kaleciden dönen topu iyi takip eden Kuyt beraberlik golünü attı. Kuyt'un en güzel yaptığı işlerden biri dönen topları tamamlamaktır. Bakın Liverpool'da attığı gollere. Bu golden sonra Galatasaraylı oyuncular pozisyonda Cristian elle oynadı, Egemen yerde ofsayt durumdaydı gibi itirazlarda bulundular ama sonuçta durum 2-2 oldu. Bence bu golde sorun yoktu ama savaş yine çıktı. Engin anti-profesyonel sözler ve hareketler yapınca Fenerbahçe hem beraberliği hem de sayısal avantajı yakaladı. Bu anda Galatasaray Emre Çolak'ı ortaya alıp Elmander-Amrabat değişikliğini yaptı, Fenerbahçe'de daha çok öne oynarım maçı kazanırım diye düşünüp Topal-Krasiç değişikliğini yaptı. Bence her iki değişiklikte doğruydu. Fakat Fenerbahçe'nin öne oynayacak dermanı olmadığından etki vermedi. Galatasaray prese devam edip fırsat kolladı ve son dakikada penaltı buldu. Açıkcası penaltı bana pek "penaltı" gibi gelmedi. Çakır burda hatalı değildi çünkü yardımcı ve çizgi hakemleri kararda etkili oldu. Sonuçta maç 3-2 bitti biri kazandı biri kaybetti. Sonuçta savaş çıktı ve savaşın nedeni Çakır oldu. Kariyerinin zirvesindeki Çakır 6.kez GS-FB maçı yönetti ve 8.kez kırmızı kart çıkarttı. Yurtdışında maç yönetmek daha kolaydır. Galatasaray-Fenerbahçe derbisini yönetmek farklı iştir. Son derbilerinde Çakır hep kontrolü kaybeden tarafta oldu. Fırat Aydınus'un derbi seviyesi sanırım daha iyi.
İhaleyi Fenerbahçe hakeme yıkacaktır ama hala hazır değiller. Oyunun merkezini orta yuvarlağın gerisinde kabul edince hem ileri gitmek zor oluyor, hem de baskı sonucu kaptırdığınız toplar kalede tehlike yaratıyor. Fenerbahçe'nin 3 hazırlık, 2 Avrupa ve 1 Süper kupa maçında değişen bir şey yok. Sistem aynı ama buna Spartak maçları kadar bir çözüm bulunması lazım. Kaleciye 17 kez geri pası verip en çok paslaşan oyuncularınız stoperleriniz olursa sistemde çarklar iyi işlemiyordur. Sadece sistemde sorun yok ayrıca. Savunmanın üstüne gelen oyunculara müdahele etmeyip geriye kaçan defans oyuncuları var. Galatasaraylı oyuncular bir çok pozisyonda bireysel olarak rakiplerine üstünlük kurup akın geliştirdiler. Savunmada Egemen-Bekir, orta sahada M.Mopal-Cristian rakibi ısırma konusunda beni hayal kırıklığına uğrattılar. Fenerbahçe takımında hazır olan sadece 3 oyuncu var: Kuyt, Hasan Ali ve Alex. Bu 3 oyuncu hazırlık maçlarından beri iyi. Diğer oyuncular bir türlü seviyelerini yükseltemedi. Volkan'ın ve Gökhan Gönül'ün yokluğu bu akşam etkili olmuş olabilir. Fakat geçen sezonki kadroyu ve dinamizmi yakalamak lazım. Lig maçları bir şekilde geçer ama kalede Volkan, savunmada Gökhan-Yobo-Egemen-Hasan Ali orta sahada M.Topal-(öne oynayan bir yabancı) sağda Krasiç solda Stoch forvet arkası Alex ve forvette Kuyt (yada Sow) şeklinde bir dizilişe geçmek gerekiyor. Fenerbahçe için Kuyt ve Krasiç transferleri bence çok iyi oldu. Mutlaka bu takım toparlanacaktır ama telafisi olmayan Spartak maçları gözümü korkutuyor.
Galatasaray'a gelirsek. Öncelike şunu söyleyeyim. Geçen sezon oynanan 4 maç ve bu sezon oynanan Süper kupa maçlarında şunu gördüm. Galatasaray eski dönemlerde Fenerbahçe karşısındaki ürkek, aciz, silik görünütüsünden kurtuldu. İkili mücadelelerde daha etkin olan, kaleyi daha çok deneyen, daha ısırgan olan taraf hep Galatasaray oldu. Sonuçlarda ortada: 2 galibiyet 2 beraberlik 1 yenilgi var. Yenilgi alınan maçta amiane tabirle "tek kale oynanan bir maç". Beraberlik alınan 2 maçta 10 yıl üst üste kaybedilen deplasmanda ayrıca 1 tanesi de galibiyet kadar değerli çünkü şampiyonluğu getirdi. Atılan gol sayısı 9 yenilen gol sayısı 7. Bu durum Fenerbahçe'nin hiç alışık olmadığı bir durum. Fatih Terim'in yarattığı bu hava devam ederse Galatasaray hem ligin favorisi olur hem de Fenerbahçe rakibinin yıllardır düştüğü "öğrenilmiş çaresizlik" hastalığına yakalanır. Galatasaray'ın yeni sezonda en büyük artası çok fazla alternatifli bir kadro kurması oldu. Elmander ve Burak Yılmaz'ın alternatifi olarak düşünülen Umut maçın adamı olursa Emre Çolak gibi oyuncu böyle etkili oynarsa Terim'in sezon boyunca 11 seçimleri zor olacaktır. Galatasaray'ın savunma hattı hala yumuşak karnı. Dany tahmin ettiğimiz gibi çıktı. 10 üzerinde 6-7 oynayan bir oyuncuydu Dany. Gaziantepspor'da böyleydi Galatasaray'a geldi yine aynı. Bu kadro Ujfalusi'nin olmadığı ve Hakan Balta'nın sakatlığı nedeniyle verimsiz olduğu bir Şampiyonlar Ligi maçında hezimet yaşatabilir benden söylemesi. Süper Lig açısından ise geçen sezonki gibi Ujfalusi oynarsa sorun olmaz gibi gözüküyor. Melo'nun takıma girişi ile intibak süresini henüz atlatamamış Hamit'in performansının artması kadroyu netleştirecek. Bence Galatasaray "çilek" transferini yapmamalı. Bu kadro yeterlidir. Handikap Şampiyonlar Ligi. Süper Lig'de 8 sezondur Şampiyonlar Ligi oynayan takımlar mutlu sona ulaşamadı. Sakatlıklar, cezalılar, yorgunluklar beklemediğiniz çelmeler takar. Erkenden kendinizi dev aynasında görmeyin!!!

1 yorum: