MAÇI SAAT 18.00’DE KAYBETTİ.
Fenerbahçe-Galatasaray maçını heyecanla beklerken kadroları kafamda kurmuş tahtaya her iki takım karşı karşıya gelecek şekilde yerleştirmiştim. Fenerbahçe tamamdı da Galatasaray’da 10 kişi hazır bir kişi eksikti. Zaten o bir kişi maçın sonucunu belirleyen kişi olacaktı bence. Ligtv muhabirleri maçtan bir gün evvel teknik direktör Rijkaard’ın idmanda bir Elano’yu bir Mehmet Topal’ı denediğini söylemişlerdi. İşte o an yerimden fırlayıp kafamda kıvılcımı hissettim. İşte dedim Mehmet Topal göbekte oynarsa bu iş olur.
Orta sahası Mustafa Sarp ve Ayhan olan karşısında Emre-Cristian ikilisine karşı geride olan takıma dengeyi sağlamak ayrıca ayağa oynayıp rakibi sinirlendirecek en iyi isim Mehmet Topal’dı. Aslında o işi en iyi yapacak adam Mehmet Aurelio ama adaşı da fena değildir hani. Neyse maça Mehmet Topal ile başlasa rakibin hızını kesip ilerde zaman kazanacak, Fenerbahçe’nin ön alanda baskı yapan oyuncularına fırsat vermecek belki arkaya koşu yapan oyunculara destek olacak. Fakat ne yaptı Hollandalı oyuna Elano ile başladı. Ustaların deyimiyle kravatlı futbolcu Elano ile başladı maça. İlk 11 saat 18.00 sularında açıklandı ben ne dedim 4-1 biter fark olur. Ne oldu? Ne mi oldu? Fener farkı kaçırdı. Niye kaçırdı? Daum hocanın korkak olmasından kaçırdı. Guiza’nın attığı golle 3-1 oldu.
Şimdi gelelim sadede. Son 10 yılın derbilerini sağolsun ligtv maçtan önce yayınladı. Hepsinde Fenerbahçeli oyuncular kendinden emin, akınları sonuna kadar kovalayan, uğraşan, deneyen durumdalar. Galatasaraylı oyuncular ise sanki büyülenmiş. Titrek, korkak, tedirgin, bir garip… Fenerbahçe maça fikstür açıklandığı gün hazırlanıyor. Camia kenetleniyor, herkes bu maç için elinden geleni yapıyor. Kazım forvet oynayacak babası İngiltere’den getiriliyor, motivasyon üst düzey, taraftar her türlü hazırlığı yapmış hattaaa maçı kazanacaklarına eminler maç sonunda ne çalınacağı ne söyleneceği hazır. Galatasaray ise napıyor; neymiş efendim hoca oyun felsefesinden ödün vermezmiş. Yahu Barcelona mısın? Ama hata camia da. Galatasaray camiası hala yok penaltı, yok ofsayttan gol oldu vs. bunlarla uğraşıyor maçtan önce bizde Keita var bizde şu var bu var diye maça bakıyor. Ama bilmiyorlar ki Kadıköy’de golleri futbolcular atmıyor!!!Galatasaray bu kafayla Kadıköy’de değil 10 yıl 100 yıl kazanamaz. Niye kazanamaz? Çünkü ikili mücadeleden top çalma istatistiğinde her zaman rakibini gerisinde de işte ondan kazanamaz. Peki ne zaman olur?
1-Barış Özbek, Mehmet Topal (hatta Appiah) gibi adamlarla orta sahayı kazanırsan
2-Tüm takım yedekler dahil kora kor mücadeleni sahanın her yerinde yaparsan
3- Rakibi o sezon oynadığı maçlarda iyi analiz edip eksiklerini artıları çıkartırsan
4- Geçmiş maçlarda yaptığın hatalara bakıp Alex’e 4 yılda 2 kez aynı golü atırmazsan
5- Tüm camia maç için kenetlenip, en az rakibin kadar gibi motive olursan ve kendine inanırsan
Bu iş olur. Fenerbahçe yenilmez değil…Kadıköy’de hiç değil bakınız:
Fenerbahçe 1-2 Twente
Fenerbahçe 1-4 Kayserispor
Fenerbahçe 2-5 Arsenal
Fenerbahçe 1-3 Porto
Fenerbahçe 3-4 Beşiktaş
Fenerbahçe 0-2 Bursaspor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder